Zihin Okuyan Yapay Zeka: Gerçek mi, Hayal mi?
Bir düşünün: Sadece düşüncelerinizle bir bilgisayarla iletişim kurabiliyorsunuz. Konuşmanıza, yazmanıza veya dokunmanıza gerek yok. Sadece zihninizdeki kelimeleri okuyan bir yapay zeka, onları ekranda görüntülüyor. Bu, bilim kurgu filmlerinden bir sahne gibi mi geliyor? Belki de değil. Çünkü Avustralya’daki Sidney Teknoloji Üniversitesi’nden bir grup araştırmacı, bunu gerçekleştiren bir yapay zeka modeli geliştirdiklerini duyurdu.
Nasıl Çalışıyor?
Bu yapay zeka modeli, DeWave adı verilen, makine öğrenimi ve doğal dil işleme tekniklerini kullanan bir sistem. DeWave, katılımcıların beyin aktivitelerini ölçen bir elektroensefalogram (EEG) başlığı aracılığıyla girdi olarak beyin dalgalarını alıyor. Daha sonra, bu beyin dalgalarını, katılımcıların sessizce okuduğu metin parçalarıyla eşleştiriyor. Böylece, beyin dalgalarının arkasındaki anlamı çözüyor ve bunları kelimelere dönüştürüyor. Sonuç olarak, katılımcıların düşündükleri kelimeler ekranda görünüyor.
Neden Önemli?
Bu araştırma, beyin sinyallerini konuşma diline çevirebilen ilk teknoloji olmasa da, şu ana kadar geliştirilenler arasında en pratik ve kullanışlı olanı. Çünkü bu teknoloji, beyin implantlarına veya tam donanımlı bir MRI makinesine erişim gerektirmiyor. Sadece bir başlık takmak yeterli. Ayrıca, bu teknoloji, göz izleme yazılımı gibi ek girdi gerektiren önceki modellere göre de bir avantaj sağlıyor. Bu tür ekstra donanımlarla birlikte veya bunlar olmadan kullanılabiliyor.
Bu teknolojinin, felç geçiren veya konuşma yeteneğini kaybeden insanlara yardımcı olabileceği düşünülüyor. Bu insanlar, düşüncelerini iletişim kurmak için kullanabilir ve bağımsız bir yaşam sürmelerine katkıda bulunabilir. Ayrıca, bu teknoloji, biyonik uzuvlar ve robotların sorunsuz bir şekilde kontrol edilmesini sağlayabilir. İnsanlar, sadece düşünerek talimat verebilir ve makinelere komut gönderebilir.
Ne Kadar Başarılı?
Bu teknoloji, henüz gelişim aşamasında ve bazı zorluklarla karşılaşıyor. Araştırmacılar, yapay zeka modelinin başarı oranının şu anda yüzde 40 civarında olduğunu, ancak bunu yüzde 90’a çıkarmak için çalışmalarını sürdürdüklerini belirtiyor. Ayrıca, modelin, isimleri fiillerden daha zor eşleştirdiğini ve bazen eşanlamlı kelimeleri karıştırdığını da söylüyor. Bu hataların, beyin bu kelimeleri işlediğinde anlamsal olarak benzer kelimelerin benzer beyin dalgası modelleri üretebilmesinden kaynaklandığı düşünülüyor.
Bununla birlikte, modelin, zorluklara rağmen anlamlı sonuçlar verdiği ve anahtar kelimeleri sıralayabildiği ve benzer cümle yapıları oluşturabildiği de vurgulanıyor. Modelin performansını değerlendirmek için, orijinal bir metnin makine tarafından çevrilmiş bir çıktıya benzerliğini ona 0 ile 1 arasında bir puan vererek ölçen BLEU algoritması kullanılıyor. Bu algoritma, yeni teknolojiyi yaklaşık 0,4 olarak belirliyor. Bu oran, daha invaziv yöntemlere dayanan diğer seçeneklerden bazıları kadar iyi olmasa da, yine de etkileyici bir sonuç.
Nasıl Erişebiliriz?
Bu teknoloji, henüz ticari olarak kullanılabilir değil. Araştırmacılar, daha fazla test yapmak ve modeli geliştirmek için çalışmalarına devam ediyor.
Zihin okuyan yapay zeka, hem sinir bilimi hem de yapay zeka alanında önemli bir gelişme olarak görülüyor. Bu teknoloji, insanların düşüncelerini kelimelere dönüştürebiliyor ve bunu yaparken çok karmaşık sistemlere gerek kalmadan ve doğrudan yapay zekayı kullanarak yapıyor. Bu teknolojinin, felç geçiren veya konuşma yeteneğini kaybeden insanlara yardımcı olabileceği, biyonik uzuvlar ve robotların kontrol edilmesini sağlayabileceği ve yeni ufuklar açabileceği düşünülüyor. Bu teknoloji, henüz gelişim aşamasında ve bazı zorluklarla karşılaşıyor, ancak araştırmacılar, modeli geliştirmek ve başarı oranını artırmak için çalışmalarına devam ediyor. Bu teknoloji, NeurIPS konferansında öne çıkan bir makale olarak seçildi ve ön baskı sürümü ArXiV üzerinde yayınlandı. Bu teknolojiye ilgi duyanlar, bu makaleyi okuyabilir ve araştırmacılarla iletişime geçebilir.